Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 34,4642 | 34,5263 | |
EURO | 35,9849 | 36,0497 |
Bugün: | 64 |
Dün: | 315 |
Toplam: | 2541 |
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, artık yönetici atamalarının bir sorun olmaktan çıkarılmasını beklediklerini ifade ederek, geçen hafta yayınlanan MEB Yönetici Atama Yönetmeliği’ni liyakat ve adaleti tahrip edecek hususlarının iptali için yargıya taşıdıklarını söyledi.
Genel Başkan Geylan açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “MEB Yönetici Atama Yönetmeliği 04.02.2021 tarihinde yayınlanmıştı. Ne yazık ki yayınlanan yönetmelikte sendikamıza sunumu yapılan ve kamuoyuna da sızdırılan taslak metinde olmayan hususlar yer almıştır. Yayınlanan yönetmelikte ‘liyakat ve adalet’ ilkeleri hiçe sayılarak mülakatın yerini koruduğu görülmüştür. Oysaki bu yönetmelikle ilgili hassasiyetlerimizi gerek yazılı olarak gerekse Bakanlık nezdindeki görüşmelerimizde defalarca bildirmiş, mülakat uygulamasının eğitimi getirdiği noktayı örneklerle anlatmış, okulların ehil olmayan ellerde yönetilmesinin sakıncalarını dile getirmiştik. Ancak görünen noktada Bakanlık uyarılarımızı dikkate almamış, baskı ve dayatmalarla tasarıda olmadığı halde yönetmeliğe mülakat uygulamasını tekrar eklemiştir. Zaten 2014 yılında bir gecede görevinden alınan okul müdürlerinin yerlerine yandaş ve dayatmayla getirilen okul yöneticilerinin eğitimde yaşattığı facianın faturasını ödedik ve hala ödemeye devam ediyoruz. Buna rağmen birilerinin zorlamasıyla Yönetmeliğe hakkaniyet, kariyer, liyakat ilkeleri ile taban tabana zıt olan ‘mülakat’ uygulamasını eklemek yaşananlardan ders alınmadığının bir göstergesidir. Bu nedenle Türk Eğitim-Sen olarak MEB Yönetici Atama Yönetmeliği’ne dava açtık. Umuyoruz ki, yargı hakkaniyet ölçüsünde karar verir ve liyakat ve adaleti tahrip edecek düzenlemelere geçit vermez.”
Genel Başkan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bakanlığın, sözde STK’ların tazyik ve dayatmasıyla ortaya koyduğu iradeyi değiştiriyor olmasından sorumluluk makamında bulunan MEB yönetimi hiç mi rahatsız olmuyor? Bu fotoğrafın, eğitim kamuoyunda nasıl algılandığı görülemiyor mu?” diye sordu.Türk Eğitim Sen olarak Danıştay nezdinde açtığımız davada, 05.02.2020 tarih ve 31386 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Milli Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliği’nin;
“Kapsam” başlıklı 2. Maddesinde proje okullarını kapsam dışında bırakan “ 25/8/2011 tarihli ve 652 sayılı Özel Barınma Hizmeti Veren Kurumlar ve Bazı Düzenlemeler Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 37 nci maddesinin dokuzuncu fıkrası kapsamında olanlar hariç” ibaresinin,
“Tanımlar” başlıklı 4. Maddesinin sözlü sınavın tanımını yapan l bendinin ve dolayısı ile sözlü sınava ilişkin tüm yönetmelik maddelerinin,
“Yönetici olarak görevlendirileceklerde aranacak genel şartlar” başlıklı 5/e maddesinin,
“Sözlü Sınav Komisyonun Oluşturulması” başlıklı 12. Maddesinde “sendika temsilcilerine” yer verilmemesi yönünde tesis edilen eksik düzenlemenin,
“Eğitim Yönetimi Sertifika Programı” başlıklı 14. Maddesinde lisansüstü eğitim almış yönetici adaylarına sertifika muafiyeti tanınmaması yönünde tesis edilen eksik düzenlemenin, 14/2. Maddesinde yer alan “ Eğitim Yönetimi Sertifika Programını başarıyla tamamlayanlara Eğitim Yönetimi Sertifikası verilir. Eğitim Yönetimi Sertifikası, alındığı tarihi takip eden yıldan itibaren sekiz yıl süreyle geçerlidir. “ibaresinin, 14/4 maddesinde yer alan “yönerge” ibaresinin,
“Yönetici görevlendirmede izlenecek yöntem” başlıklı 15. maddenin 1. fıkrasında geçen “daha önce yöneticilik görevinde bulunup halen öğretmen olanlar” ibaresinin ve 2. fıkrada daha önce yazılı sınav kazanmak suretiyle yöneticilik görevinde bulunup halen öğretmen olanlara yer vermemek suretiyle eksik düzenlemenin,
“Sözlü Sınav” başlıklı 24/1. Maddesinde yer alan “Değerlendirme Formu üzerinden yapılacak değerlendirmeye göre alınan puanın aritmetik ortalama sonucunda oluşan puan sıralamasına göre “ ibaresinin, 24/3 maddesindeki sözlü sınava baraj puanı getirilmesinin,
“Sözlü sınav sonuçlarının duyurulması ve itiraz” başlıklı 25/2. Maddesinde yer alan “sözlü sınav komisyonunca” ibaresinin
“Kurucu Müdürlüğe Görevlendirme” başlıklı 34. Maddesinde duyuru ve görevlendirme kriterine yer verilmemesi yönündeki eksik düzenlemenin,
EK-1 ve Ek-2 Yönetici Değerlendirme Formu’nun Açıklamalar kısmında yer alan “değerlendirmenin yapıldığı yıldan önceki dört yılda yapılan çalışmalar ile ödüllerin değerlendirilmesi” yönündeki düzenlemenin ve bu formların ödüller bölümünde Teşekkür, Takdir ve Aylıkla Ödül belgelerinin yer almaması yönündeki eksik düzenlemenin öncelikle yürütmesinin durdurulması ve devamında iptalini talep ettik.